Bebeğiniz için isim seçmek, anne baba olma yolculuğunun en keyifli ve heyecan verici adımlarından biridir. Aşağıda sizin için hazırladığımız “Ş” ile başlayan birçok güzel ve anlamlı kız bebek ismi bulunmaktadır. Bebeğiniz için en uygun ismi seçebilir, isimlerin kökenini ve anlamlarını öğrenebilirsiniz.
| Bebek İsmi | Anlamı | Kökeni |
| Şahıgül | Gül dalı. | Türkçe |
| Şadıman | Sevinçli, neşeli. | Farsça |
| Şadiye | Sevinç, gönül ferahlığı, mutluluk. | Arapça |
| Şadkam | Çok sevinçli. | Arapça |
| Şadnak | Gönlü memnun. | Arapça |
| Şaduman | Sevinçli, neşeli, memnun. | Arapça |
| Şafak | Gün doğumundan önceki aydınlık. | Arapça |
| Şafakgün | Şafak renkli, kızıl. | Türkçe |
| Şafaknur | Şafak aydınlığı. | Türkçe |
| Şahande | Mutlu, memnun. | Farsça |
| Şahane | Tam anlamıyla güzel. | Türkçe |
| Şahbanu | Hükümdar eşi, şah hanımı. | Farsça |
| Şahbender | Konsolos. | Farsça |
| Şahdane | İri inci tanesi. | Farsça |
| Şaheser | Değerli, üstün nitelikli. Kalıcı, değerli, üstün yapıt. | Farsça |
| Şadan | Neşeli, sevinçli. | Farsça |
| Şahhanım | Hanım sultan. Şah ve hanım kelimelerinden birleşik isim. | Türkçe |
| Şahika | Zirve, doruk. | |
| Şahine | Büyük boylu, kanca gagalı, yırtıcı bir kuş. | |
| Şahmelek | Melekler kadar güzel, güzellikte lider. | Farsça |
| Şahnaz | Çok nazlı. | Farsça |
| Şahnisa | Hükümdar kadın, hükümdar karısı. | Farsça |
| Şahnur | Kaynak, ışık kaynağı. | Farsça |
| Şahsan | Dallık, ağaçlık, koruluk. | Türkçe |
| Şahsınur | Nurlu kişi, aydınlık kimse. | Farsça |
| Şaire | Kadın şair, daha çok unvan olarak kullanılır. | Arapça |
| Şakire | Şükreden, durumundan memnun olan. Allah’a şükreden. Kur’an’da çok sık geçen kelimelerden biridir. | Arapça |
| Şamiha | Yüksek, gösterişli. | Arapça |
| Şamile | Şümulü bulunan, içine alan, kaplayan, havi. Ünlü Kafkas Türk liderlerinden Dağıstan aslanı Şeyh Şamil. | Arapça |
| Şanal | Ünlen, ünün yayılsın. | Türkçe |
| Şanveri | Hükümdara yakışan, hükümdara uygun. | Farsça |
| Şayan | Uygun, yakışır, münasip, layık. | Farsça |
| Şayeste | Uygun, layık. | Farsça |
| Şaygan | Layık, yakışır, münasip, yansır. | Farsça |
| Şaylan | Övünen, gururlu, neşeli. | Farsça |
| Şaziment | Allah’ın adamı, Allah’a ait olan, O’nun yolundan giden kişi. | Arapça |
| Şazimet | Kimseye benzemeyen, farklı, tek, eşsiz. | Arapça |
| Şaziye | Sevinç, gönül ferahlığı. | Arapça |
| Şebefruz | Geceyi aydınlatan. | Farsça |
| Şebnem | Su damlacığı, çiy. | Farsça |
| Şebnur | Gecenin ışığı, aydınlığı, nuru. | Arapça |
| Şebyelda | Yılın en uzun gecesi (22 Aralık). | Türkçe |
| Şecia | Cesur, yürekli, yiğit. | Arapça |
| Şefakat | Şefkat, acıyarak ve esirgeyerek sevme. | Arapça |
| Şefika | Acıyan, esirgeyen. | Arapça |
| Şefkat | Sevecenlik, acıma ve sevgi duygusu. | Arapça |
| Şehbal | Kuş kanadının en uzun tüyü. | Arapça |
| Şehime | Akıllı ve kurnaz yiğit. | Arapça |
| Şehla | Koyu mavi ela göz. | Arapça |
| Şehnaz | Çok nazlı, Türk müziğinde bir makam. | Farsça |
| Şehper | Kuş kanadının en uzun tüyü. | Arapça |
| Şehrar | Şehri süsleyen, şehre süs veren. | Farsça |
| Şehrazat | Özgür. | Arapça |
| Şehri | Nazik, terbiyeli. | Arapça |
| Şehriban | Şehrin ileri geleni. | Farsça |
| Şehrinaz | Türk müziğinin en eski makamlarından. | Farsça |
| Şehriyar | Padişah, hükümdar. | Farsça |
| Şekibe | Sabırlı, dayanıklı. | Arapça |
| Şeküre | Çok şükreden, şükredici, değer bilen. | Arapça |
| Şelale | Çağlayanın büyüğü. | Türkçe |
| Şemime | Güzel kokulu şey. | Arapça |
| Şeminur | Mum ışığı, mum aydınlığı. | Arapça |
| Şengül | Güler yüzlü. | Türkçe |
| Şeniz | Mutlu, sevindiren iz, hatıra. | Türkçe |
| Şennur | Neşeli, nurlu. | Türkçe |
| Şenol | Şen, mutlu ol. | Türkçe |
| Şerare | Kıvılcım. | Arapça |
| Şerife | Şerefli, kutsal. | Arapça |
| Şermende | Utangaç, çok utanan, mahcup. | Türkçe |
| Şermi | Sırrına erilemeyen doyumsuz güzellik. | Arapça |
| Şermin | Mahcup, utangaç. | Türkçe |
| Şeval | İlkbahar. | Farsça |
| Şevkidil | Gönül neşesi, gönül sevinci. | Farsça |
| Şevkiye | Neşeyle, istekle ilgili. | Arapça |
| Şevval | İlk üç günü şeker bayramı olan ay. | Arapça |
| Şeybe | Saçlarına ak düşmüş yaşlı kimse. Moğol hükümdarlarından birisi. | Türkçe |
| Şeyda | Çok tutkun, aşık. | Arapça |
| Şeyma | İslam’dan önce Türk adlarından. | Türkçe |
| Şeymanur | Şeyma ve Nur kelimelerinin birleşiminden oluşmuş bir isimdir. | Türkçe |
| Şeza | Kokulu şeylerin kokusu. | Arapça |
| Şezerat | İşlenmeden maddenin içinde toplanan altın parçaları. | Arapça |
| Şiar | İlke, Ülkü, Düstur. | Arapça |
| Şihban | Akan yıldızlar. | Arapça |
| Şiir | Bir sanat türü. | Arapça |
| Şilan | Yaban gülü. Dağ gülü. | Farsça |
| Şimal | Yön olarak Kuzey. | Arapça |
| Şiraze | Pehlivan kispetinin parçası. | Arapça |
| Şirem | Tatlım. | Türkçe |
| Şirin | Cana yakın, sevimli. | Farsça |
| Şirvan | Aslan barınağı. | Farsça |
| Şöhret | Şöhretli, ünlü, şöhreti ağızlarda dolaşan. | Arapça |
| Şölen | En üst idareci tarafından bütün halka verilen yemek, ziyafet. | Türkçe |
| Şule | Alev, alevli ateş. | Arapça |
| Şükran | Gönül borcu, minnettarlık. | Arapça |
| Şükriye | İyilik bilen. | Arapça |
| Şükufe | Süslemede çiçek motiflerine dayanan bir tarz. | Farsça |
| Şüle | Alev, yalım. Alevli ateş. | Arapça |

